Grundig Türkiye’nin “Ruhun Doysun” projesi iklim krizinin perde arkasını gösteriyor

1960’lı yıllardan beri hayatımızda olan “İklim değişikliği” kavramı, son yıllarda dünyanın dört bir yanında meydana gelen afetlerle hiç olmadığı kadar endişe yaratıyor. İklim krizinin aslında ne olduğu ve bu meselenin gidişatı üzerine çalışmalarda bulunan Grundig Türkiye, “Ruhun Doysun” ile bizi gerçeklerle yüzleştirirken atılabilecek adımları göstererek umudun hala olduğunun altını çiziyor.

Dünyayı değiştirmek ve daha yaşanabilir kılmak için öncelikle iklim krizinin ne olduğunu anlamak gerektiğine vurgu yapan “Ruhun Doysun”, bazı temel verileri herkesin bilgisine sunuyor. Son araştırmalara göre, kömür, petrol ve doğal gaz içeren fosil yakıtlar dünya enerjisinin %80’ini sağlıyor. Her yıl 18.7 milyon dönüm orman yok oluyor. Tropikal ormanların ise yarısı yok oldu. Ormansızlaşma, karbon salınımının da nedenlerinden biri. Öte yandan, artık atmosferdeki sera gazlarının yoğunluğu tarihin en yüksek seviyesinde. Sınırsızca artan tüketim, bu gidişatı daha da hızlandırdı. Dünya 1980’den beri aşırı sıcak ve giderek ısınıyor. Ruhun Doysun’a göre bu yaz, gelecek yazların en serini olabilir. Isınan havalar yüzünden dünyanın ısı dengesini sağlayan Kuzey Buz Denizi hızla eriyor. Okyanuslar son 50 yılda ürettiğimiz ekstra ısının yüzde 90’ından fazlasını emerken, mercan resiflerinin yarısı da bu yüzden yok oldu. Aşırı sıcaklık kuraklığa, kasırgalara, sellere ve yangınlara neden oluyor.

İnsanlık ise, gezegendeki bu büyük iklim değişikliğinin tek sorumlusu. Bu afetlerin sıklığı ve şiddeti giderek artacak. Eğer hep birlikte bir şey yapmazsak tabii. Dünyada bir farkındalık yaratmak isteyen Grundig Türkiye, herkese dünyayı daha yaşanabilir kılmak için adım atmaya çağırıyor.